DİSK Emekli-Sen Lüleburgaz Şubesi geçtiğimiz gün banka promosyonlarının verilmesinin ardından basın açıklaması yaptı.
DİSK Emekli-Sen tarafından yapılan basın açıklamasında “Çalışanlara 3 yıl içerisinde en az 1600 TL promosyon verildi. Emeklilere 300-375-450 TL arasında promosyon ödemesi yapıldı. Bu yapılan, anayasanın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırıdır. Bunun nedeni, iktidarın 2007 yılında kendi çıkardığı 2007/21 sayılı başbakanlık genelgesindeki, esaslar çerçevesinde ihale açıp, en iyi teklifi verecek banka veya bankalarla protokol imzalamak yerine, pazarlık yöntemini kullanarak, emeklileri bankaların insafına terk etmiştir. Yani hükümet emeklileri değil, bankaları korumuştur.
Zira promosyon, maaşımızı aldığımız bankanın, paramızı çalıştırmak suretiyle elde ettiği, kar ile zorunlu müşterileri olduğumuz için bize verdikleri bankacılık hizmetleri, (otomatik ödeme, kredi kullandırma, hesap işletim ücreti, kredi kartı kullandırma, başka kentlerde bulunan yakınlarımıza çıkardığımız havale ücreti. vs.) sağladıkları gelirin bir kısmını bize vermeleridir’ açıklamasını yaptı.
Çalışanlara 2007 yılından bu yana promosyon verildiğine göre, emekliye 10 yıl geriye doğru ödeme yapılması gerektiğini belirten sendika; ‘Bugün yapılan sözleşme ile 10 yıllık alacağımızdan vazgeçmemiz isteniyor.
Promosyon oyununun, bu iktidar döneminin en karlı sektörü olan bankacılık sektörü ile hükümet arasında bu günlerde sahnelenmesinin asıl nedeni, milyonlarca emeklinin 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak olan anayasa referandumunda, rejim değişikliğine “EVET” demek suretiyle destek vermelerini sağlamaktır. Yani iktidar, kendisine bağlı olan bir kamu (T.C.ZİRAAT) bankasını protokol imzalamaya ikna etmek suretiyle, özel bankaları kabule zorladığı 300 TL promosyon ödemesini, getirmek istediği tek adam rejimine destek vermemizi sağlamak için kullanmaktadır. Daha açıkçası bu referandum rüşvetidir.
Türkiye’de uzun süredir gündemde olan ve göreve yeni gelen her Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının bugün verilecek, yarın verilecek, yılbaşında verilecek, bayramda verilecek açıklaması yaparak milyonlarca emekliyi umutlandırdığı, banka promosyonlarının emeklilere verilmesine ilişkin yazılı ve görsel basında ve yandaş emekli derneklerinde emekliye müjde diye haberler yayınlanıyor. Bu bir müjde değil, emekliler için kara bir haberdir. Protokolün detaylarına ilişkin anladığımız kadarıyla, promosyon almak için bankaya başvuran emekli, imzaladığı anlaşma ile bankaya adeta rehin olmaktadır. Daha açık bir ifadeyle emekli, promosyon almanın karşılığında SGK’ya maaşını bloke etme yetkisi vermektedir.
Asıl yapılması gereken uygulama, 2007/21 sayılı Başbakanlık genelgesine gereğince ihale açmak ve ihalede en yüksek teklifi veren bankanın teklifinin diğer bankalara örnek gösterilerek protokol imzalanmasıdır. Zira ihale yöntemi bankalar arası rekabeti teşvik eden ve bu teşvik sayesinde emeklilere en iyi şartlarda promosyon verilmesini sağlayan bir yöntemdir. Hükümet sözcülerinin, övünerek uyguladıklarını açıkladıkları serbest piyasa kuralları da bunu gerektirir. Emeklilere, 300, 375 ve 450 TL promosyon verileceğinin protokole bağlanması da pazarlık yöntemine başvurulmasının neticesidir. Biz eminiz ki ihale açılmış olsaydı bankalar arası rekabet yaşanacak ve emeklilere daha yüksek rakamlarla promosyon verilecekti. İhale açmak yerine kamu bankasıyla protokol imzalanması, promosyon miktarlarının düşük tutulması ve Başkanlık sistemine geçişe ilişkin Anayasa değişiklik paketinin Nisan ayında halk oyuna sunulacağı düşünüldüğünde, promosyon olarak açıklanan bu rakamların aslında referandum rüşveti niteliğinde verildiği açıkça görülmektedir. Bu nedenle sendika olarak, bu promosyonu halka “Müjde” olarak sunan tüm kurum kuruluş ve basın-yayın organlarını kınıyor, önümüzdeki günlerde emeklilere hak ettikleri rakamlarla promosyon verilmesi için mücadelemizin devam edeceğini kamuoyuna duyuruyoruz” denildi.