Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başbakanı Binali Yıldırım, Kırklareli Kapalı Cezaevinde yatan mahkumları sevindirecek açıklamalarda bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, bir gazetecinin, Adalet Bakanlığının terör, çocuk ve kadın istismarları dışında 10 yılın altında mahkumiyeti kalanların açık cezaevine alınması kararının "af" tartışması başlattığı yönündeki sorusu üzerine "Af nasıl olur? Af, eğer diyelim ki 10 yıl cezan var tamamen salıverilirsin af olur veya 10 yıl cezayı 3 yıla indirirsin bu da af olur değil mi? Ama burada cezanın süresi değişmiyor cezanın şekli değişiyor. İnfaz şekli değişiyor, kapalıdan açığa geliyor." diye konuştu.
Cezaevlerinde pek çok iş kolunda faaliyet gösterildiğini ifade eden Yıldırım, "Mahkumları meşgul etmek bir yandan da ceza infaz kurumuna bir akar sağlamak için çalışıyorlar." dedi.
Terörle mücadeleden dolayı cezaevlerinde yer sıkışıklığı olduğunu dile getiren Yıldırım, "O yüzden organize suçlar, terör suçları, istismar gibi önemli suç grupları dışında disiplin suçlarına benzer suçları işleyen ve bundan hüküm giyen mahkumları kapalıdan açığa alıyorlar. Bundan geri kalan kısmını açıkta tamamlayacak. Bu açık cezaevindeyken bir yanlış içerisinde olursa bu hakkı kaybediyor, tekrar bir önceki konumuna geliyor. Durum bu." ifadelerini kullandı
‘ÖRTÜLÜ AF YA DA CEZA İNDİRİMİ DEĞİL’
Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada da, terör, çıkar amaçlı suç örgütü, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar, eşe karşı işlenen suçlar, hırsızlık, yağma ve uyuşturucu madde ticareti gibi suçlardan hüküm giyenlerin, kapalı ceza infaz kurumlarında geçirecekleri sürelere ilişkin bir düzenleme yapılmadığı belirtildi.
Yürürlükteki yönetmelikte yer alan açık ceza infaz kurumlarına gidemeyecek suç türlerine ilişkin düzenlemelerin aynen muhafaza edildiğine işaret edilen açıklamada, "Kapalı cezaevinden açık cezaevine ayrılma hükümlerinde yapılan bu değişiklikler bazı basın yayın organlarında yer aldığı gibi kesinlikle bir örtülü af veya ceza indirimi değildir. Bunun dışındaki haberler gerçekleri çarpıtmaya yönelik asılsız haberlerdir." değerlendirmesinde bulunuldu.