Süzük “Bu Büyümeden Kim Faydalanıyor?”

Petrol-İş Sendikası Araştırma Uzmanı Aşkın Süzük, Aşkiye Neşet Çal Sahnesi’nde gerçekleştirilen panele konuşmacı olarak katıldı.

“Krizin Sorumlusu Biz Değiliz. Bedelini Biz Ödemeyeceğiz” sloganıyla düzenlenen panele; CHP Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan, Petrol İş Genel Sekreteri Ahmet Kabaca, Petrol İş Sendikası Genel Mali Sekreteri Turgut Düşova, Petrol İş Sendikası Trakya Şube Başkanı Ercan Yavuz, Kristal İş Sendikası Trakya Şube Başkanı Ufuk Yaratan, DİSK Genel İş Trakya Bölge Temsilcisi Salim Şen, Trakya İyi Kadın İnisiyatifi Başkanı Melahat Coşkun, siyasiler ve çok sayıda vatandaş takip etti.

Düzenlenen panele katılanlara hitap eden Petrol-İş Sendikası Araştırma Uzmanı Aşkın Süzük “Biz sendikalar, büyüme sağlıksız derken bu büyümeden kim yararlanıyor buna bakıyorduk. Evet, yüksek oranlı büyüme yaşandı ama emeğin bundan pay almadığını görüyoruz. Krizin geliyorum dediği 2016’da emeğin payı düşüyor, makas açılıyor. Ekonomi büyürken uygulanan politika ile bağlantılı olarak, OECD’nin bir çalışmasında 1995-2012 yılları arasında OECD ülkeleri içinde emeğin milli gelirden aldığı payın en düşük olduğu ülke Türkiye. Ücretlerde de benzer tablo olduğunu görüyoruz. 2005’ten bugüne reel ücret yerinde sayıyor ama emek verimliliği artıyor. Bu büyüme istihdam yarattı mı? TÜİK yüzde 11’ler civarında işsizlik açıkladı. Bugün 18’lerin üzerinde. Bu büyüme asla istihdam yaratmamış. FORBES’e göre dünyada milyarderler listesine Türkiye’den 2018’de 40 milyarder girdi. Büyüme dediğimiz refah birilerini zengin ediyor. Aynı gemideyiz diyorlar, aynı gemide falan değiliz. Bu büyümeden pay alanların fedakarlık yapması gerekiyor. Cari açık, ülkenin döviz geliri ile döviz gideri arasındaki fark. Türkiye’nin ciddi cari açık sorunu var. Büyüme sağlıksız, ürettiğimizden daha fazlasını tüketiyoruz. Ekonomi büyürken cari açık veriyor. Cari açığın milli gelire oranı yüzde 5’in üstünde. Yüzde 5 ise kriz riski olarak adlandırılıyor. Büyüdük dediğimiz dönemde borçlandık. Borç yiğidin kamçısıdır diyor hükümet. Ama dış borcu geri öderken sıkıntı yaşayacak mıyız? Bugün Türkiye ciddi bir krizin içerisindedir. İç borç da artıyor. 570 milyar dolar iç-dış toplam borcumuz var. Sizin borcunuz fazlaysa döviz ihtiyacınız var demektir. Şu an içerisinde olduğumuz durum bu. Türkiye ciddi dış borç ödemesi yapacak, bu döviz fiyatını artırmaktadır. Türkiye’nin ekonomisi büyürken vatandaşın borçları ne olmuş? Bugün, AKP’li yıllar boyunca yaşamak için borçlanmak zorunda kalıyoruz. Bir krizin içine girmiş bulunuyoruz. Ücretler döviz kuruna bağlı daha fazla kayıp yaşıyor.  İşçilik maliyetlerini azaltmak için işten çıkarma, azaltma uyguluyorlar. Nedense bu dönemlerde fedakarlık eden işçiler oluyor. 2018’de gıda enflasyonu yüzde 25’in üzerinde. Asıl enflasyon mutfakta. Tüketici kredilerinin faizleri yüzde 30’un üzerinde. Türkiye ciddi bir ekonomik dar boğaza gidiyor. Ekonomi şu anda ‘stagflasyon’ dönemindedir. Patronlar bu etkileri işçilerin üzerine yıkmaya çalışıyorlar. Ekonomi programının temel hedefi tasarruf. Bu dönemde bizden fedakarlık bekleyecekler. Haklarımızı tırpanlamaya çalışacaklar. Sesimizi daha fazla duyurmamız lazım. Bu dönemde toplu işen çıkarmalar yasaklanmalı. Asgari ücrette düzeltme yapılmalı. İşsizlik sigortası amacı doğrultusunda kullanılmalı. Vergi sisteminde düzenleme yapılmalı.”