reklam
reklam
DOLAR 34,2872 % 0.14
EURO 37,1208 % -0.19
STERLIN 44,5148 % -0.07
FRANG 39,5889 % 0.08
ALTIN 3.024,25 % 0,41
BITCOIN 66.716,64 -1.414

Vekil Minsolmaz “Parti Yok, Türkiye Sevdası Var!”

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
Vekil Minsolmaz “Parti Yok, Türkiye Sevdası Var!”
reklam

Lüleburgaz Ticaret ve Sanayini Odasını ziyaret eden Ak Parti Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz referandum süreci ile ilgili görüşlerini dile getirdi.

Sivil Toplum Kuruluşlarına yaptığı ziyaretler kapsamında Lüleburgaz Ticaret ve Sanayi Odasını ziyaret eden Vekil Minsolmaz “AK Parti olarak biz iktidara geldiğimiz ilk günden bu tarafa daima bir şey söyledik; bu ülke, bu topraklar hepimize yeter.

İlk olarak işe değişim ve dönüşümle başladık. İnsanı merkeze alan, insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışını esas alan bir yönetim şekliyle ülkemizin, insanımızın hizmetinde olduk. Risk aldık, sıkıntılarla karşılaştık, ama bütün zorluklara rağmen değişime direnen bütün engelleri kaldıra kaldıra bugünlere geldik.

Devleti, millet adına, Türkiye’nin bütün vatandaşları adına bir dönüşüme tabi tuttuk.

Kavmiyetçiliği, ayrımcılığı, bölgesel farklılıkları bizi ayrıştıran değil bizi kucaklayan, bizi birleştiren zenginlik olduğunu hep aklımızda tuttuk. Darbelere, vesayetlere, baskılara asla boyun eğmedik, yenik düşmedik.

Çünkü bizim başımızda Kurucu Liderimiz, Cumhurbaşkanımız, millet sevdalısı bir kişi var, o da Recep Tayyip Erdoğan. Onun riyasetinde çıktığımız bu yolculukta 780 bin kilometrekare vatan toprağını bir bildik, 80 milyonu kardeş bildik, doğu ile batıyı, kuzeyle güneyi hep bizi birleştiren, birlikte Türkiye yapan anlayışla ele aldık. Hiçbir zaman bir zümrenin partisi olmadık, hiç kimseyi de öteki olarak görmedik. Bugün de bu anlayışımız harfiyen devam ediyor.

 Vatandaşlarımızın huzuru, mutluluğundan başka hiçbir derdimiz, başka hiçbir davamız yok. Demokrasi yolunda birçok sessiz devrim yaptık. Devletle vatandaş arasındaki ihtilafların çözümü için çok ciddi inisiyatifler aldık.

 Bütün bunlara rağmen 15 Temmuz ihanetine maruz kaldık. Ve tam demokrasiye ulaşmak için yeni adımlar atma ihtiyacını gördük. 15 Temmuz, Türkiye’de gelecek açısından bir dönüm noktasıdır.

Türkiye 1950’de çok partili hayata geçti, 67 yılı geride bıraktık. 67 yıl içerisinde milli iradeye sürekli taciz, sürekli milli iradenin kesintiye uğraması için çeşitli müdahaleler oldu. 60 darbesi; bir Başbakan, iki bakanın asılması. 71; Cumhurbaşkanlığı seçimi bahane edilerek bir darbe ve istikrarın ortadan kaldırılması, milli iradenin tekrar yok edilmesi. 80, yine aynı hikâye. 124 tur olmuş cumhurbaşkanı seçilemedi. Bu sefer bunu bahane bilerek 12 Eylül darbesi yapılmış. Geliyoruz 90’lı yıllara; bu sefer insan hak ve özgürlüklerini kısıtlayan, başörtü yasağı getiren 28 Şubat’lı o günler, bunları da Türkiye yaşadı.

 Nihayet o yasakların arkasından 2001 krizi. 2001 krizi Türkiye’nin yerle bir olmasıdır, bütün kazanımlarının elinden çıkıp gitmesidir. Mesele memleket meselesidir, mesele Türkiye’nin geleceği meselesidir, gençlerimizin geleceği meselesidir, torunlarımızın geleceği meselesidir.

Onun için burada aman ne olacak canım, işte olursa olur, olmazsa olmaz deme lüksümüz yok. 1950’den beri Türkiye’nin gündeminde olan gelmiş-geçmiş bütün liderlerin hayali olan bir değişikliği hayata geçiriyoruz.

Merhum Türkeş, merhum Muhsin Yazıcıoğlu, merhum Erbakan, merhum Turgut Özal, merhum Süleyman Demirel, merhum Hocamız Necmettin Erbakan, bütün bunların hayal ettiği, yapmaya çalıştığı değişimdir bu.

 İnşallah bütün zorlukları aşarak hayalleri gerçeğe dönüştüren AK Parti milletimizin bu hayalini de 16 Nisan’da yapılacak halk oylamasıyla gerçeğe dönüştürecektir. FETÖ’nün dümen suyuna girmiş bazı siyasetçiler de maalesef milliyetçi görünüp terörün değirmenine su taşıyor, ekmeğine yağ sürüyor.

Aynı şekilde Avrupa, dost bildiğimiz Avrupa çok yoğun bir şekilde sandıktan hayır çıkması için aktif kampanya yapıyor. Bölücü örgüt paçavralarıyla Avrupa sokaklarında rahat rahat gezerken, kampanya yaparken, mitingler yapılırken, Kandil’e canlı bağlantılarla bağlanırken, Avrupa’da evet kampanyası yapmak kısıtlanıyor. Memleket sevdalılarıyla buluşmamıza bin bir mazeret çıkarılıp engeller konuyor. İfade özgürlüğü, Avrupa değerleri, demokrasi, nerede Avrupa, nerede Avrupa değerleri? Avrupa’nınki tam bir ikiyüzlülüktür, tam bir çifte standarttır.

Teröristlere kapılarını sonuna kadar açan, ama bakanlarımıza, milletvekillerimize, evet diyecek vatandaşlarımıza her türlü kısıtlamayı getiren Avrupa’nın gerçek yüzünü görün. 16 Nisan’da partiler yok, seçime girmiyoruz.

İster AK Partili olun, ister MHP’li olun, ister CHP’li, ister geçmiş dönemlerde HDP’ye gönül vermiş olun, Saadet Partili olun, Birlik Partili olun ve başka partilerden olun 16 Nisan’da bir partiye oy vermiyoruz. Türkiye’nin Ay Yıldızlı bayrağına oy veriyoruz, Türkiye’nin geleceğine oy veriyoruz. Dolayısıyla, parti yok Türkiye var, gelecek Türkiye sevdası var. İnşallah hep birlikte 16 Nisan’da evet diyerek terör örgütlerinin sonunu getireceğiz” dedi.