reklam
reklam
DOLAR 34,2906 % 0.16
EURO 37,0922 % -0.36
STERLIN 44,6008 % -0.04
FRANG 39,5736 % 0.02
ALTIN 3.029,35 % 0,58
BITCOIN 67.116,43 0.772

Başkan Başkur “Adliye Koridorlarında Hüküm Süren, AKP Yargısıdır”

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
Başkan Başkur “Adliye Koridorlarında Hüküm Süren, AKP Yargısıdır”
reklam

İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun MİT'e ait TIR'ların durdurulmasıyla ilgili görüntülere ilişkin davada tutuklama ve mahkumiyet kararı çıkması dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı tarafından geçtiğimiz gün basın açıklaması yapıldı.

 

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı adına basın açıklamasını CHP Kırklareli İl Başkanı Ünal Başkur gerçekleştirdi.

CHP Kırklareli İl Başkanı Ünal Başkur yapmış olduğu basın açıklamasında; “Bugün burada, İstanbul Milletvekilimiz Sayın Enis Berberoğlu hakkında MİT'e ait TIR'ların durdurulmasıyla ilgili görüntülere ilişkin davada tutuklama ve mahkumiyet kararı çıkması ile ilgili ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ankara Güven Park’tan İstanbul’a doğru başlattığı ''adalet yürüyüşüne ''katkı sağlamak amacıyla toplanmış bulunuyoruz. 
Biliyorsunuz ki; İstanbul Milletvekilimiz Sayın Enis Berberoğlu’na, 25 yıl hapis cezası verildi. Bu kararın, hukuki bir tarafı yoktur. Ülkede giderek uzaklaşılan adalet zemini, bu tutuklama kararı ile birlikte bir defa daha gördük ki, önemli bir irtifa kaybetmiştir. Ülke OHAL rejimi ile idare edilmektedir. Hukuk güvenliği kalmamıştır. Yargı bağımsızlığından söz etmek mümkün değildir. Yargı bağımsızlığının olmadığı yerde, adalet de kalmamış demektir. Oysaki, devletin temeli adalettir. Bir devlet, adil olmaktan vazgeçtiği anda, çok şeyden vazgeçmiş demektir. Bir kere, insanlar arası eşitlik, hukuk önünde eşitlik de rafa kalkmış demektir. Şu anda, Adliye koridorlarında hüküm süren, AKP yargısıdır. Yargı, siyasallaşmıştır.

“Adalete Dayanmayan Kuvvet Zalimdir!”

Yargının, siyaset mekanizmasının emrine girmesi, adil bir yargılanma hakkının, hukuk güvenliğinin ve bağımsız yargının, tamamiyle ortadan kalkması anlamına gelir. Adalete dayanmayan kuvvet, zalimdir. Ünlü bir düşünürün söylediği gibi, “Mühendislik hesaplarına uyulmadan yapılan bir bina nasıl yıkılırsa, edebi bir kanun olan adaletten mahrum bulunan siyasi iktidarlar da aynı şekilde çökmeye mahkumdurlar. “
Değerli Kırklareli'li Yurttaşlarımız; Türkiye’nin, her zamankinden çok, hukukun hiçe sayıldığı, adaletin yerle yeksan edildiği, insanların yargı sistemine güveninin kalmadığı bir döneminden geçtiğini, aklı başında herkes görmektedir. Hele ki 15 Temmuz süreci bahane edilerek Yargıya yönelik tercih edilen ve liyakati hiçe sayan görevlendirmeler, adalet sisteminin çanına ot tıkamıştır. Yargı siyasallaşmıştır. Yargının siyasallaşması demek, hukuk devletinin ortadan kalkması anlamını taşır.
Damatların,hırsızların,çetecilerin,mafyanın,yolsuzluk yapanların,hırsızların,katillerin,tecavüzcülerin,Fetö'cülerin serbest bırakıldığı bir yerde;Milli İradeyi temsil edenlerin,seçilmişlerin tutuklandığı bir Ülke'de yaşamaktan,Hukuk adına,İnsanlık adına utanç duyuyoruz.
Süreç;gerçek Fetö'cülerin değil,masum insanların,gazetecilerin,bilim insanlarının,garibanların yargılandığı bir süreçtir!
Bu anlayış;Devletin,Hukukun,Adaletin,Demokrasinin temeline dinamit koymaktır.
Türkiye Cumhuriyeti rejimini kurmuş CHP'ye Devlet zorbalığıdır.Parlamenter rejimi yok etmektir.
Gazetecilerin, haber niteliği olan haberleri yapamadığı, hukukçuların ciddi ve büyük baskılar gördüğü bir dönemden geçiyoruz. Adalet, herkese lazımdır. Adalet, bir gün herkese lazım olacaktır. Hukukun işlerliğine ve adalet mekanizmasının sağlıklı işlemesine, sadece bizim ihtiyacımız yok. Adalet, tüm yurttaşlar için hayati bir kurumdur. Devletin güvenilirliği, adalete olan saygısıyla ölçülür. Devlet, adalete müdahale etmez. Yargı, yeri geldiği zaman siyasi iktidarı da denetleyen bir kurumdur. Ancak bugün geldiğimiz noktada, devletin ve siyasi iktidarın hukuki olarak denetlenebilirliği ortadan kalkmıştır. 
Baskıyla, ceberut yöntemlerle muhalefeti sindirme çabaları, faşizm provalarıdır. Faşist uygulamaları, insanlık tarihi, çok acı deneyimlerle yaşamış, görmüştür. Faşist düşünce, işte tam da bugün, kendisinden başka gücün varlığını tanımayan bir anlayış olarak karşımıza bir defa daha çıkmıştır. 
Enis Berberoğlu, bir gazetecidir.. Enis Berberoğlu, CHP İstanbul Milletvekilidir.. Evlerinde televizyonlarını açan yurttaşlar, bir kısım siyasetçilere damat olanların serbest kaldığını görmekte, Milletvekillerinin ise tutuklandığına şahit olmaktadır. İşte bu fotoğraf, adalet mekanizmasına güveni yerle bir etmektedir. Bu tablo, acı bir tablodur ve samimi, dürüst yurttaşların adalet mekanizmasına güvenini sarsmaktadır. 

 

“Yürüyüş ''ADALET'' Yürüyüşüdür!”

Endişemiz büyüktür. Endişemiz, Türkiye’nin geleceği ile ilgilidir. Adaletin hiçe sayıldığı bir ülkede yaşamak istemiyoruz.  Biz, demokrasiye inanmış insanlarız. Demokrasiye inanmaya ve demokrasiyi yüceltmeye devam edeceğiz. Çünkü demokrasi, bizi biz eden önemli unsurlardan biridir. Bugün,bu saatlerde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, tarihi bir yürüyüş için yola çıkmıştır.Yürüyüş ''ADALET'' yürüyüşüdür. Bu yol; adalet için ve özgürlük için önemli bir yoldur.Bu bir başlangıçtır. 
Kırklareli ve Türkiye Kamuoyu bilsin ki;
Hukuk dışılığa teslim olmayacağız…
Adaletsizliğe sessiz kalmayacağız.
Adalet istemeye ve her türlü adaletsizliğin üzerine yürümeye devam edeceğiz. 
Yargının siyasallaşmasına izin vermeyeceğiz.
Demokrasinin ve Hukukun üstünlüğünü savunmaya devam edeceğiz.
Ülkemizde;kadınlar,çocuklar,mehmetçiklerimiz,polislerimiz,yurttaşlarımız katledilirken; Ülkemizde,siyasallaşmış yargı aracılığı 
ile hukuk ta katledilmiştir.
Ama;üstünlerin hukuku değil,hukukun üstünlüğü elbet bir gün kazanacaktır.
''Vallahi de,Billahi de,tır Türkmen'lere gitmiyordu'' diyenlerin Başbakan yardımcısı olduğu,bu gerçeği kamuoyuna duyurduğu için casus ilan edilen gazeteci Milletvekilinin 25 yıla mahkum edildiği bir Ülkede yaşıyoruz.Yılmıyoruz. Sinmiyoruz. Korkmuyoruz.
Ve bugüne kadar yapılan tüm hukuksuzlukların hesabını, Yüce Türk Mahkemeleri önünde soracağız. Siyasallaştırılmış yargıya HAYIR diyoruz…
Bugünden sonra;bedeli ne olursa olsun,tüm yurttaşlarımızla ,örgütlerimizle Sayın Genel Başkanımızın izlediği ''ADALET'' yürüyüşÜ rotasında, Demokrasi ve özgürlük mücadelemizi sürdüreceğiz. Ve inanıyoruz ki. Biz inandıkça ve mücadele ettikçe, güzel ülkemizde Adalet ve Demokrasi tohumları yeşerecektir” dedi.