MHP Kırklareli Merkez İlçe Başkanlığı, Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin grup toplantısındaki konuşmalarını
Kırklarelili partililere iletti. MHP Genel Başkanı Bahçeli, konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 84. Yıl dönümünde saygı ve rahmetle anarak gündeme dair konulara değindi.
Başkan Bahçeli şu
ifadelere yer verdi; “Mütemadi ve mükerrer olan gerçek, doğum ile ölümünün
birbirini takip etmesi, tabir yerindeyse birbirini tamamlamasıdır.
Kutlu bir hayat uzun
bir hayat değil, haklı bir davayla, haysiyetli bir mücadeleyle dolu dolu geçen
hayattır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 84 yıl evvel ebediyete irtihal etmiştir.
Buzdağının yalnızca görünen kısmı olan 57 yıllık hayatına bir asırda bile
yaşanmayacak olayları sığdırmayı başarmıştır. Aziz Atatürk, Emperyalizmle
vuruşa vuruşa İmparatorluğumuzun enkazı altında tomurcuklanmış yeni Türk
devletini iman ve irade gücüyle ortaya çıkardı.
Selanik’teki pembe
boyalı ahşap evde doğup Türk vatanını zulmetin pençesinden kurtarıp
Cumhuriyet’in doğuşunu sağladı. Babasının vefatından sonra annesiyle birlikte
gittikleri Dayısı Hüseyin Efendinin köyünde bakla tarlası bekledi, bu esnada
karga kovaladı; gün geldi tıpkı kargalar gibi düşmanı da İzmir’e kadar
kovalayıp vatanın izzetine, iffetine ve ismeti haremine gölge düşürmedi.
Selanik Mülkiye
Rüştiyesinde öğretmeni olan ve haksız muamelelerine uğradığı Hafız Kaymak’ı hiç
unutmadı, yeni nesillerin sevgiyle büyümesi, hoşgörüyle ve modern bir
tedrisatla yetişmesi için elinden geleni çabayı gösterdi.
O tarihlerde, Annesi
Zübeyde Hanımın bir rüyasında, evladının elinde altın tepsi ile bir minareye
çıktığını görmesi Mustafa Kemal’in istikbali için parlak bir alamet olarak
değerlendirilmişti. Gerçekten de Türk milletinin istikbal ve istiklali onun
emsalsiz mücadelesiyle, adanmış yüreğiyle, anıtlaşmış yüksek ülküleriyle pırıl
pırıl parladı.
Yetim büyüdü, velakin
milletini yetim bırakmadı. Selanik Askeri Rüştiyesinden Harbiye Mektebi de
dahil bütün eğitim süresinde büyük bir kumandan ve devlet adamlığı vasfının
hamuru yoğruldu.
Atatürk demek inanmış
bir vicdan, üstün nitelikli bir dava adamı demektir. Atatürk demek vatan ve
milletin saadeti, selameti ve seciyesi demektir.
Atatürk demek Milli
Mücadele’nin başı, Cumhuriyet’in başarısı, Türkiye’nin banisi demektir.
O bir insandır,
kuşkusuz fanidir ve şimdi naçiz vücudu uğruna her şeyi göze aldığı vatan
toprağına emanettir.
Değerli Arkadaşlarım,
Milliyetçi Hareket Partisi olarak başörtüsünü güvenceye alan
ve ailenin korunmasını hedefleyen anayasa değişikliğini sonuna kadar
destekliyoruz.
Bizim görüşümüz bellidir. Karar ve irademizde bir değişiklik
yoktur.
Bu anayasa değişiklik teklifini ya geniş bir mutabakat
halinde TBMM’de ele alıp sonuca gidelim ya da halkoylamasıyla milletimizin
takdirine sunalım. Biz iki seçeneğe de varız ve hazırız.
CHP dürüstse, sözünün arkasındaysa, başörtüsüne bez parçası
demekten pişmansa buyursun, hep birlikte bu meseleyi köklü çözümle
buluşturalım.
Bu arada AK Parti heyetinin anayasa değişikliğini görüşmek
amacıyla Meclis’te grubu bulunan siyasi partileri ziyaret etmesi de son derece
doğal ve doğru bir adımdır.
HDP’yle niye görüşülmüş? Biz buna ne diyecek, nasıl bir
tepki gösterecekmişiz? Günlerdir cevabı aranan marazi sorular bunlardır.
HDP’ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum bile
duymuyorum.
AK Parti heyetinin CHP’yle kurduğu temasa ses
çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP’yi dillerine dolamaları müflis ve müfsit
bir tavırdır.
Zira bizim gözümüzde HDP neyse, CHP’de odur ve aynısıdır.
Biz kiminle görüşüldüğüne değil, makul ve demokratik çözümün nasıl olacağına
bakıyoruz. Zarfla değil mazrufla ilgileniyoruz.
Kabuğa değil öze odaklanıyoruz. Emeklilikte yaşa takılan
kardeşlerimizin taleplerinin karşılanmasıyla birlikte bütün sözleşmeli
personelin kadroya geçirilmesini bekliyor ve bunu destekliyoruz.
Bizim gündemimiz milletimizin gündemidir. Sosyal medyadan
Milliyetçi Hareket Partisi’ne asla istikamet çizilemeyecektir. Fitne tezgahı
açanlara, el ovuşturan asalaklara, bozguncu telkinlere, iki yüzlü tahriklere,
oyun içinde oyun kuranlara, onunla görüştü, bununla buluştu masalı anlatanlara,
Cumhur İttifakı’nı sorgulayanlara kapalıyız, alayına birden de yüzümüzü dönmüş
durumdayız. Topuna diyorum ki, haydi başka kapıya.
Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken siz değerli
milletvekili arkadaşlarımı en iyi dileklerimle selamlıyor, başarılı, sağlıklı
ve verimli bir hafta geçirmenizi temenni ediyorum.”
Haber: Sibel Tuna