Kırklareli İmam Hatip Anadolu Lisesi 9/A Sınıfı öğrencisi Ahmet Hüsrev Dereli, robot tasarlayıp robota program yazdı.
Kırklareli İmam Hatip Anadolu Lisesi öğretmenleri tarafından yeni çalışma ve projeler hayata buluyor.
Başarısından ötürü öğrencisini tebrik eden Kırklareli İmam Hatip Anadolu Lisesi yetkilileri açıklamalarında, 9/A Sınıfı öğrencimiz Ahmet Hüsrev Dereli ,İki gündür süren Maker eğitimlerinde daha önce hiç kurs almamasına rağmen,robot tasarlayıp, robota program yazdı. Eğitimi veren hocamız şimdiye kadar gördüğü en yetenekli öğrenci olduğunu söyledi.Öğrencimizi tebrik ediyoruz. Kendisini ilgi duyduğu bu alanda destekleyeceğiz dediler.
Teknolojik aletlerin eğitime olan yararlarından söz eden yetkililer açıklamalarının devamında; “Teknolojik aletlerin eğitime katkısı yadsınamaz. Günümüzde her geçen gün gelişmeye devam eden ve hayatımızı ciddi anlamda kolaylaştıran teknolojik aletlerin şu ana kadar hep eğitimi olumsuz etkilediği söylendi. Aslında teknolojik aletler doğru kullanıldığı takdirde eğitime olan katkısı çok büyüktür. Bunun farkına varan onlarca ülke eğitimi teknolojik aletler ile birleştirmiş ve teknolojinin sağladığı pratikliği eğitim dünyasına kazandırmıştır. Teknolojik araç ve gereçlerin, teknolojinin eğitime katkıları oldukça fazladır. Ülkemizde birçok okulda bulunan projektör, akıllı tahta, dokunmatik plazma bilgisayarlar ve eğitim tabletleri de bunlara örnektir. Bu tür araçlar öğrencilerin konuları daha iyi anlamasına ve örnekler ile konuları daha iyi pekiştirmelerine katkıda bulunmaktadır. Öğrencinin eğitimini kolaylaştırarak öğretmenin tam olarak öğrencilere konu anlatmasına olanak sağlamaktadır. Teknolojik aletlerin eğitime katkıları sadece bunlarla da sınırlı değildir. Şu anda ülkemizde evinde bilgisayar ve internet bulunmayan çok az hane bulunmaktadır. İnternet dünyası birçok olumsuz içeriği bulundurduğu gibi eğitime katkısı olan içerikleri de içerisinde bulundurmaktadır. Öğrenciler internet üzerinden konu anlatımları, testler, sınav soruları, eğitim videoları, eğitim haberleri gibi birçok alandan içerik bulabilmektedir. Bunları kullanarak kendisini geliştirme imkanına sahip olabilmektedir. Bunun yanı sıra televizyonda bulunan birçok eğitim programları, belgeseller, genel kültür sağlayan yarışmalar, programlar gibi yararlı içerikleriyle de eğitime katkı sağlamaktadır. Yani teknolojik aletlerin neredeyse hepsi eğitime katkıda bulunup, öğrencilerin bilgiler edinebileceği kaynaklardır. Tek sorun nasıl kullanılacağını bilip, bilinçli bir şekilde bu aletleri kullanmaya çalışmaktır. Kişi bu aletleri nasıl kullanırsa o şekilde etkilenecektir. Her sistemde öğretmelerin rolü daima büyüktür. Fakat her öğretmen aynı yetenekte ve öz yeterlikte olduğu söylenemez. Yeni teknolojiler öğretmenler arasındaki bu yetenek ve öz yeterlik farklarını geniş ölçüde giderebilen yardımcılardır. Ders en seçkin öğretmen tarafından en yeni metotlarla işlenmekte ve en seçkin öğretmenden hem öğrenciler, hem de öğretmenler geniş ölçüde yararlanma imkânı bulacaklardır. Öğretmen, kullandığı araçtaki ders örneğini sürekli olarak göz önünde tutmak ve bundan yararlanarak dersini en iyi ve kolay anlaşılır şekilde öğrencilerine nasıl vereceğini düşünmek zorundadır. Öğrenci kendi öğretmenini, araçtaki öğretmen ile zihninde her an karşılaştırmakta ve öğretmenini etkilemektedir. Bu durum öğretmeni sürekli olarak bilgisini yenilemeye, öğretim metodunu geliştirmeye, dersini daha iyi hazırlamaya yöneltmekte ve öğretmenler arasında bir birinden
daha iyi öğretim yapma yarışını hızlandırmaktadır. Teknoloji öğreticinin görevini azaltıp onun yerini alamaz. Teknoloji ne kadar ileri götürülürse götürülsün, dersi yine öğretmenin hazırlamasına ve sınıfta yine öğretmenin yorumuna gerek vardır. Yeni eğitim teknolojileri, başta TV okulu ve video olmak üzere, yetişme ve hizmet içi eğitim açısından öğretmenin eksiklerini süratle gidermeye yarayan, öğretim sürecinde etkinliğini artırıp daha verimli olmasına ortam hazırlayan ve farklı düzeydeki öğretmenler arasında belirli ölçüde nitelik eşitliği sağlayan yardımcılardır.
“Teknolojik Aletlerin Eğitime Katkısı Yadsınamaz”
TV, video gibi araçların sağladığı en büyük kolaylık eğitim malzemesinin öğrencinin emrinde olmasıdır. Öğretmenin sınıfta anlattığı dersi tekrarlama olanağı sınırlıdır. Ne var ki, dersi dinlediği halde bir kerede anlayamayan veya o derste bulunmayan bir öğrenci, evvelce olmayan bir fırsata şimdi video sistemi ile kavuşmuş bulunmaktadır. Çünkü sınıfta banda kaydedilip okulun video kütüphanesine alınan ders, öğrenci veya öğrenci gruplarınca, uygun vakitlerde defalarca tekrarlanabilmektedir. Öğrenci konuyu tam öğreninceye kadar videoyu okulda veya evinde kullanabilmektedir. Tekrarlama, her öğrenciye öğrenmede fırsat eşitliği sağlamaktadır. Böylece yeni teknolojiler, en iyi şekilde geliştirilmiş malzeme ile hem eğitimin kitlelere yayılmasında, hem de bireyselleşmesinde etkili rol oynamaktadır. Özellikle üniversitelerdeki öğretimde, ünlü bilim adamlarının dersleri videobant kayıtları ile diğer üniversitelerce temin edilmekte ve video kütüphaneleri oluşturularak, gerek sınıfta, gerek evde öğrencilerin yararlanmasına sunulmaktadır. Böylece öğrenciler, toplumun yetiştirdiği değerli bilim adamlarından ve seçkin öğretmenlerden yararlanma fırsatını eşit olarak elde etmiş olmaktadırlar. Kitle araçlarının örgün ve yaygın eğitime getirdiği faydalardan biri de ekonomik ve sosyal boyutlardır. "Bu boyutlar, TV'nin eğitim işlevini, duvarları yıkarak okul dışına taşırması ile elde edilmiş olmaktadır. Çağımızda yeni eğitim teknolojisi ve iletişim araçları, geleneksel eğitim duvarlarını aşarak, iş yerinde, evde, seyahatte, her yerde kişiye ulaşmıştır. Açık öğretim yolu ile her öğretim kademesinde eğitim yapılabilmekte, örgün ve yaygın meslek eğitimi ülke veya bölge düzeyinde, çeşitli TV kanalları ile açık yayın şeklinde eğitilmek isteyenlere iletilmektedir. Bu tür eğitim programları içinde sonucu diplomaya bağlayan ve örgün eğitime eş değerde eğitim verenler olduğu gibi, belli üretim kesimlerindeki üreticilere, üretim arttırıcı eğitim verenlere kadar, çeşitli uygulamalar vardır. Açık öğretim suretiyle, ilkokuldan üniversiteye kadar mevcut örgün eğitim kurumlarının görevlerini destekleyen eğitim TV'si kanallarına sahip ülkelerin sayısı giderek artmaktadır. TV'nin eğitimde bu tür kullanımından amaç, eğitimde etkinlik kadar ve belki ondan da çok, ekonomik fayda amaçlarına dayanmaktadır” dediler.
(Foto: Kırklareli İmam Hatip Anadolu Lisesi )