Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan geçtiğimiz gün gerçekleştirilen sivil oluşum toplantısına katılarak vatandaşları anayasa değişikliği ve referandum süreci hakkında bilgilendirdi.
Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan, CHP İlçe Başkanı Özgür Kaya, dernek, sivil toplum kuruluşları, sendika temsilcileri ve oda başkanlarının katıldığı toplantıda anayasa değişikliği teklifi ve referandum sürecinde çalışmak üzere 10 kişilik yürütme kurulu belirlendi.
Anayasa değişikliği ve referandum süreci hakkında toplantıya katılan vatandaşları bilgilendiren Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan “Hepinize geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Bu bir parti işi değil. Bu bir dernek işi değil. Kooperatif işi değil, bir oda işi değil, bir borsa işi değil. Bu Türkiye meselesi olduğu için bir yürütme oluşturalım. Burada Cumhurbaşkanlığı sistemi adı altında bir başkanlık sistemi getiriliyor. Şimdi seçim yapılacak, seçimde cumhurbaşkanı ‘A’ partisinden, meclisin oluşumu ‘B’ partisinden. Bu zamanda cumhurbaşkanın parlamentoyu feshetme yetkisi olduğundan dolayı parlamentoyu feshedip tekrar seçime götürebiliyor. Tıpkı 7 Haziran’da beğenmedikleri oluşumu 1 Kasım’da tekrardan seçim yaptırdıkları gibi. Yeniden seçim yapıldığı zaman yine cumhurbaşkanı bir partiden, meclis başkanı bir partiden olursa o yetkiyi kullanarak tekrar seçime gidecek. Bunun doğuracağı psikolojiyi ve bunun yaratacağı iç çatışmayı az çok tasavvur edebiliyorsunuz. Türkiye’yi böyle bir kaosa götürmeye çalışıyorlar. Cumhurbaşkanı muazzam bir yetkiye sahip. Her şeyden önce yasa çıkarma yetkisine sahip. Kararname çıkarma deniyor. Cumhurbaşkanı’nın kararname çıkarma yetkisi olduğu gibi olağan üstü hal çıkarma yetkisi de var. Bir kararname ile Kırklareli vilayetini kaldırdım der. Milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkarılacak. Milletvekili seçilebilme yaşı 25’ten 18’e indirilecek. Askerlikle ilişiği olan kişilerin milletvekili adaylığına başvuramaması öngörülüyor. Genel seçimler ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri beş yılda bir, aynı gün yapılacak. Meclis, üye tam sayısının beşte üç çoğunluğu ile seçimlerin yenilenmesine karar verebilecek. Yazılı soru önergesi, en geç 15 gün içinde cevaplanacak. Milletvekilleri, yazılı soruları bakanların yanı sıra cumhurbaşkanı yardımcılarına da yöneltebilecek. Mili Güvenlik Kurulu’nda (MGK) Jandarma Genel Komutanı yer almayacak. MGK; cumhurbaşkanının başkanlığında, Cumhurbaşkanı Yardımcıları, Adalet, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri Bakanları, Genelkurmay Başkanı ile Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlarından kurulacak. Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişiği kesilmeyecek. Seçilme şartı olarak gösterilen ‘doğuştan Türk vatandaşı’ ifadesi ‘Türk vatandaşı’ olarak değiştirildi. Cumhurbaşkanı ve TBMM’ye karşılıklı olarak fesih yetkisi verildi. Cumhurbaşkanı ve TBMM, yeni seçilen Cumhurbaşkanı ve milletvekilleri göreve başlayana kadar görevine devam edecek. Askeri yargı kaldırıldı. Disiplin mahkemeleri haricinde askeri mahkemeler kurulamayacak. Yalnızca savaş halinde askerlerin görevleriyle ilgili işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli askeri mahkemeler kurulabilecek. Askeri yargıdan gelen üyelerin çıkarılmasıyla Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) üye sayısı 15’e indirilecek. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üye sayısının 13’e çıkarılması öngörülüyor. HSYK’nın adı ‘Hakimler ve Savcılar Kurulu’ olarak değiştirilecek. Tek adam rejimi kurulacak, tek adam hem hükümet, hem meclis, hem de mahkeme olacak. Rejim değişecek. Cumhuriyet fiilen ortadan kalkacak. Başkan olan kişi aynı zamanda bir partinin genel başkanı olacak. Devlet parti devleti olacak. Başkan senin partinden değilse devlet kapısında yerin olmayacak. Meclisin ve milletvekillerinin etkisi ve yetkisi olmayacak. Her şeye bürokrasi hakim olacak. Seçtiğin milletvekilinden hizmet isteyemeyeceksin. Başkan, başkan yardımcıları ve bakanlar suç işlemeleri halinde 400 milletvekili izin vermezse mahkemeye çıkarılamayacak. Hakimler ve savcılar başkanın sözünden çıkamayacak. Başkan hak hukuk tanımaz, zorba biriyse seni koruyacak hiç kimse olmayacak. Can ve mal güvenliğin kalmayacak. Ekonomi, piyasa, ücretler, maaşlar tek adamın keyfine kurban edilecek. Kriz, iflaslar, işsizlik ve yoksullukla birlikte çöküş gelecek. Tek adamın aklı her şeyin üstünde olacak, devlet ve toplum hayatında danışma, ortak akıl, uzlaşma gibi yöntemler olmayacak. Çatışma, kutuplaşma ve terör için en uygun zemin oluşacak. Çatışma ve terör artacak. Camiye, kışlaya, adliyeye, okula siyaset girecek. Buraların hepsi “Başkanın Partisine” göre düzenlenecek. Başkan isterse devlet kurumlarını bölgelere ayırarak ülkenin bölünmesine neden olabilecek. Başkan, padişahlarda dahi olmayan, Atatürk’e bile verilmeyen yetkilere sahip olacak. Başkanlık sistemi uyulamaya girdiğinde artık ‘reis’in gözünde bir değerin kalmayacak! Milyonlarca çalışan, “siz emekçilerimizden” kesilen paralar ile yapılan seçim yardımlarını (nohut, bulgur, makarna, kömür vs.) unut. Bu arada; Türkiye genelinde 13 milyon fakir fukara bu yardımlardan faydalanıyor” dedi.