Cumhuriyet Halk Partisi Lüleburgaz İlçe Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen dayanışma yemeğine katılan CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem Türkiye ve bölge gündemi hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Dayanışma yemeğinde konuşan Erdem “Hayatımda hiç tekzip edilmemiş bir gazeteciydim. Milletvekili olduktan sonra açıkladığım hiçbir belge yalanlanmadı. Şimdi de söylüyorum, şu ana kadar ben 58’in altında hayır görmedim.
Cumhurbaşkanının çok sevdiği bir milletvekili olmam hasebiyle, bu soğukta bu sıcak ortamda bulunmak benim için güzel ve onur verici oldu. Birlikte, omuz omuza çok önemli bir eşiğe gelmiş bulunmaktayız. Bu eşik sadece CHP ile alakalı bir süreç değil. Bu Amerika ile Türk halkı arasında bir mücadeledir, bu İsrail emperyalizmi ile Türk halkı arasındaki bir mücadeledir, bu vahşi kapitalizmin başımıza akbaba gibi diktiği taştan putlarla vermiş olduğumuz bir mücadeledir. Bu mücadelede çok kararlı olmak lazım. Bütün arkadaşlarımızın kararlılıkla, kapı kapı, ev ev, kişi kişi neden hayır denilmesi gerektiği konusunda aydınlatma görevi üstlenmesi gerekiyor. Bu görev kutsal bir görevdir.
Er meydanına çıktık, çelme var, çimdik var, arkadan tekme var. Adam ayağını taşa değdiriyor, beni ısırdılar diyor. Ben de diyorum ki ‘Benim de bir damak tadım var yani’. KHK çıkartılar, radyo ve televizyon kanallarının siyasi partilere eşit mesafede davranmasını da engellediler. Ellerinde yüz milyonlarca dolarlık bütçe. Aynı zamanda ‘evet’ diyeceğini deklare etmiş FETÖ terör örgütü, aynı zamanda bunlarla işbirliği içerisinde Oslo’da masada taraf olup, başkanlık gelsin de özerklik verilsin diyen İmralı’daki Öcalan, hep beraber tüm bu parayla, tüm bu güçle sahaya indiler. Biz neyle indik, Kurtuluş Savaşı’nda ‘Ya istiklal Ya Ölüm’ diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün yoldaşları olarak indik.
Özgür başkanla daha önce de bir etkinlik yaptık. Hatta benim için Özgür başkanın özel bir yeri vardır. Benim yoğun baskı altında olduğum dönemde ilk paneli onunla yaptık. Gerçekten de Lüleburgaz halkı her gün 30 gazete tarafından linç edilen, katliam çağrılarının hedefi olan bir dönemde beni buraya davet etti. Büyük bir coşkuyla moralimi yükselterek gönderdi ben de ondan sonra zıvanadan çıktım yani. Baktım ki Lüleburgaz halkı yaptığımız işleri tasdik etti, onayladı, biz de gittik devam ettik.
Ne kadar kendinizle gurur duysanız azdır. Ankara’ya her yönüyle avantaj sağlayan milletvekilleri yolladınız. Vecdi vekilim burada. Havada saksılar uçuşurken, sandıklar uçuşurken Vecdi başkanı tutmak için 20 kişi seferberlik ilan ettik. Ama nezaket erbabıdır. Biz kavga insanı değilizdir, biz kavgayı siyaset meydanında veririz.
Anketlere göre bu işte öndeyiz. Hata yapmamamız lazım. Bu işin sonunda Cumhuriyet kazanacak. Düne kadar oy toplamak için İsrail’e ‘One Minute’ diyenler, İsrail ezanı yasaklayınca neden sesleri çıkmıyor? Trump, Müslüman ülkelerin bazılarının vatandaşlarının ülkeye girişini yasakladı. Sesleri çıkıyor mu? Katil Esad diyorlardı, Moskova deklarasyonuyla bugün ‘Yoldaş Esad’ demeye başladılar. Düne kadar bana Rus ajanı diyorlardı, şimdi Moskova’dan çıkmıyorlar. Bu ortamda vermiş olduğumuz mücadele, uluslar arası vahşi emperyalizmin, ülkeye reva gördüğü geleceğe dönük bir mücadeledir. Başkanlık sistemi, 3-5 tane kendisini padişah zanneden, ne idüğü belirsiz adamın ürettiği bir şey değil, Okyanus ötesinden tasarlanarak buraya postalanmış, Türkiye ve Ortadoğu’nun geleceğine dönük özel bir tasarımdır. Bununla mücadele ediyoruz.
Hayatım boyunca yüreğimde umut ve heyecan yaratmamış, hiçbir kavgada yumruk sallamamışımdır. Bugün sonucundan adım gibi emin olduğum bir mücadelenin tarafıyım. Bu işin sonunda hayır çıkacak. Onların evet çıkıyormuş gibi yayınladığı anketlerin dolduruşuna gelerek, sandığa gitme noktasında tereddüt duyan vatandaşlarımızı bilinçlendirelim. Amaçları evet çıkacak algısı yaratarak sandıkların etrafını boşaltmak. Hayatımda hiç tekzip edilmemiş bir gazeteciydim. Milletvekili olduktan sonra açıkladığım hiçbir belge yalanlanmadı. Şimdi de söylüyorum, şu ana kadar ben 58’in altında hayır görmedim. Halkı sandığa taşıdığımızda, bu seçimde sandığa katılım yüzde 90’lara ulaştığında göreceksiniz ki yüzde 60’ın altında hayır çıkmayacak” dedi.