reklam
reklam
DOLAR 34,2950 % 0.17
EURO 37,1886 % 0.06
STERLIN 44,5962 % 0.16
FRANG 39,5833 % 0.06
ALTIN 3.000,26 % -0,39
BITCOIN 67.875,99 1.483

Vekil Gündoğdu Köy Ziyaretlerine Devam Ediyor

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
Vekil Gündoğdu Köy Ziyaretlerine Devam Ediyor
reklam

Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu geçtiğimiz gün Çeşmeköy, Karahamza ve Çayırlı köylerini ziyaret ederek vatandaşları anayasa değişikliği hakkında bilgilendirdi.

Bir araya geldiği vatandaşlara görüşlerini aktaran Vekil Gündoğdu “Bizim bir yurttaş olarak, vatansever olarak sorumluluklarımız var. Türkiye’de şu anda dayatmacı bir rejim değişikliği ile karşı karşıyayız. Bununla ilgili gerekli çalışmaları bütün partiler tarafından yapıldığını, ancak meselenin partiler üstü bir bakışı gerekli kıldığını,  ülke meselesi haline gelmiş, vatan, millet meselesi olmuş bir konu olduğunu vurguladı. Bizim bu coğrafyadaki varlığımız, demokrasiye olan inancımız, demokrasiyi o topraklarda yeşertmemizden, laik bir sistem oluşturmamızdan gelir.  Batı’da özellikle son dönemde Türkiye’deki demokrasiyle ilgili, Türkiye’nin gidişatıyla ilgili ciddi kaygılar ve sapmalar oluştu. Türkiye’yi hep Batı ittifakının bir parçası olarak gören anlayış, bugün artık Türkiye’yi Batı’dan uzaklaşmış ama nereye yanaşacağını bilmeyen bir devlet olarak görüyor. Türkiye’nin önü hiçbir zaman bu dönemdeki kadar belirsizliklerle dolu olmamıştı. Bu noktada Türkiye ile ilgili oluşan negatif algıyı terse çevirmek için bu referandum bir şansa dönüştürülebilir. Çünkü 14 yıldır bizi aşağılayan, sürekli tepeden bakan, Türkiye’de sen-ben, biz-ötekiler ayırımı yapan, Alevi’sini, Kürt’ünü, Türkünü, Sünni’sini, Çerkez ini birbirine düşüren bir anlayışla karşı karşıya kaldık.  Bizim topraklarımızda her zaman Mevlana’nın Yunus Emre’nin felsefesi öne geçti. Ancak, son yıllarda bu milli birlik ve beraberlik ortamını yıkmaya dönük sert, ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir dil kullanılmaya başlandı ve yoğun kutuplaştırma çabaları ile bu ruh zedelendi. Daha önce hiçbir dönemde Türkiye Cumhuriyeti içerisinde yaşayan insanlara karşı bu böyle bölücü, yıkıcı, onları küçültücü, tahkir edici, aşağılayıcı bir dil kullanılmamıştı. Türkiye’de ciddi manada bir nefret suçu işleniyor. Bir tarafta Türkiye’nin demokrasisinden yararlanıp iktidar olanlar demokrasinden güya övünüyormuş gibi algı yaratıyor, diğer taraftan demokrasinin gereği, demokratik tercihini kullananlara ’terörist’ damgası vuruyorlar.  Ne yazık ki bunlar aynı kişiler. Övünenler de aynı kişiler, demokrasiyi ayaklar altına alıp çiğneyenler de aynı kişiler. Bir ikiyüzlülük, riyakarlık almış başını gidiyorHer madde üzerinde düşünmemiz lazım. 18 madde fazla değil. Oyu ona göre kullanmamız lazım. Bir kişiye yetki veriyoruz. İsterse kıdem tazminatını bir kararname ile kaldırabilir. Kıdem tazminatı kalksın diyorsa gidilecek evet oyu kullanılacak. Memurun emeklilik hakkı var. İşçinin de bir ikramiyesi olsun, kıdem tazminatı olsun. Bunun bir güvencesi olsun deniyorsa gidilip hayır oyu kullanılacak. Asgari ücreti nasıl tespit ediyoruz. Devlet, işçi ve işveren sendikaları bir araya geliyorlar ve asgari ücreti tespit ediyorlar. Eski düzen devam etsin deniliyorsa hayır oyu kullanılacak. Biz yetki verdik isterse dondursun isterse kaldırsın diyorsanız evet oyu vereceksiniz. Bunun partilerle alakası yok. Bunu her asgari ücretli düşünmek zorundadır” dedi.