reklam
reklam
DOLAR 34,2906 % 0.16
EURO 37,0922 % -0.36
STERLIN 44,6008 % -0.04
FRANG 39,5736 % 0.02
ALTIN 3.029,35 % 0,58
BITCOIN 66.909,99 -0.971

Vekil Gündoğdu Türkiye Gündemini Değerlendirdi

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
Vekil Gündoğdu Türkiye Gündemini Değerlendirdi
reklam

Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu referandum sonrası yaşanan gelişmeleri ve Türkiye gündemini değerlendirdi.

2016 yılında iş kazalarında toplam 1970 kişinin hayatını kaybettiğini ifade eden Vekil Gündoğdu “2016, iş kazalarında hayatını kaybeden işçilerimizin sayısı 1970 kişi. 1970 işçimiz çalışırken hayatını kaybediyor iş kazalarında. Sadece 2017’nin ilk üç ayında hayatını kaybeden işçilerin sayısı 441. çalışmak ve üretmek için hayatını ortaya koyan insanların iş güvencesinin olması lazım, iş yerinin güvenlikli olması lazım. Neden iş kazalarında Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsüyüz? Neden insanlarımızın hayatı bu kadar ucuz? Ve neden bu insanlar, bütün bu kazaları yaşarken neden ama neden siyasal iktidar bütün bunlara karşı duyarsızlığını koruyor? İş kazalarında hayatını kaybeden işçilerin ailelerine sesleniyorum: Sizin hakkınızı ve hukukunuzu koruyacağız. Eğer bir yerde bir destek istiyorsanız, hukuk desteği istiyorsanız hiç çekinmeden Cumhuriyet Halk Partisinin il başkanına, ilçe başkanına ulaşacaksınız. Sizin hakkınızı sonuna kadar arayacak ve sizin hakkınızı sonuna kadar savunacağız, çünkü biz alın terinden ve emekten yana bir partiyiz. Biz mazlumdan yana bir partiyiz. Biz çalışandan yana bir partiyiz. Biz, malı götürenlerden yana değiliz, olayı kapatanlardan yana değiliz; hakkın ve hukukun gerçekleşmesi için çaba harcayan bir partiyiz. Bu iş kazaları olurken, insanlar hayatını kaybederken bu işçiler ne kadar ücret alıyorlar? Asgari ücret net bin 404 lira; açlık sınırı kaç? Bin 518 lira, açlık sınırının altında. Ama buradan yine bütün asgari ücretli işçilere sesleniyorum: Biz meydanlarda bir söz verdik, dedik ki “asgari ücret net bin 500 lira olacak” ve o sözümüzü bizim yerelde iktidar olduğumuz bütün belediyelerde hayata geçirdik. Bugün, Cumhuriyet Halk Partili belediyelerde, ister kadrolu ister taşeron işçisi olsun hiçbir işçinin aylığı bin 500 liranın altında değil. Biz, hükümete rağmen işçinin hakkını koruduk ve verdiğimiz sözün gereğini yaptık. 2004 yılında taşeron işçi sayısı 181 bin kişiydi; bugün 1 milyon 220 bin taşeron işçisi var. Seçim meydanlarında söz verdiler, CHP söz verdiği için, “Biz de kadro vereceğiz” dediler. Seçimden sonra aylar geçti,  taşeron işçilere kadro verilmiyor. Buradan 1 milyon 220 bin taşeron işçisine sesleniyorum: Sizin hakkınızı her ortamda savunacağız, size kadro verilinceye kadar mücadelemizi de sürdüreceğiz. “İstikrar gelecek, istikrar olacak, Türkiye’ye istikrar lazım.” On beş yıldır en çok karşılaştığımız sözcük “İstikrar.” On beş yıldır ne oldu? Hangi istikrar geldi bu memlekete? Nerede istikrar oldu? Fiyatlara bakıyorum gerçekten anormal. Kuzu eti 55 lira, kıyma 44 lira. Eskiden ne kadardı diye sordum, 2010’da 18 lira kıymanın kilosu, şimdi 44 lira. Asgari ücret ne kadardı? Bin 404 lira, açlık sınırı bin 500 liranın üstünde. Hangi istikrardan söz ediyorlar? Yoksulluğun istikrarından söz ediyorlar, fukaralığın istikrarsızlığından söz ediyorlar. Tarımda kendi kendine yeten bir Türkiye dışarıdan tarım ürünü ithal eden bir ülke hâline geldi. Örnek vereyim: 2003-2016 yılları arasında, on dört yılda, ithal edilen tarım ürünlerine ödediğimiz para 126 milyar dolar. Çiftçi kardeşlerim iyi duysunlar, 126 milyar dolar tarım ürünü ithal edildi Türkiye’ye on dört yılda. 126 milyar doları bizim çiftçimize ödeseydik, çiftçimiz bırakın Türkiye’yi, bırakın Orta Doğu’yu bütün dünyayı beslerdi. Bizim çiftçimiz çalışkandır, topraklarımız bereketli. 126 milyar doları kendi çiftçimize değil, başka ülkelerin çiftçisine ödüyorsunuz. O nedenle çiftçi kardeşlerim de iyi duysunlar, kırsal kesimde yaşayan kardeşlerim de iyi duysunlar: Senin hakkını ve hukukunu, senin geçimini düşünen tek parti Cumhuriyet Halk Partisidir, bunu sakın unutma. Ne ithal ediyoruz, ana başlıklar itibarıyla söyleyeyim. Tarım ürünü ithal ediyoruz da, neleri ithal ediyoruz? Olur ya bazıları hiç Türkiye’de üretilmiyor. Arpayı Ukrayna’dan ithal ediyoruz, buğdayı Rusya’dan, Kazakistan’dan ve Amerika’dan ithal ediyoruz. Çay, Türkiye’de çay yok, Endonezya’dan ve Çin’den çay ithal ediyoruz. Kuru fasulyeyi Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’dan ithal ediyoruz. Mercimek, Kanada, Avusturalya ve Amerika’dan ithal ediyoruz. Nohudu Hindistan, Arjantin ve Meksika’dan ithal ediyoruz. Pamuğu Yunanistan’dan, Türkmenistan’dan ithal ediyoruz. Patatesi Hollanda ve Almanya’dan ithal ediyoruz. Pirinci Rusya, İtalya ve Hindistan’dan ithal ediyoruz. Sarımsağı, Kastamonu’nun sarımsağının meşhur olduğunu biliyoruz, Çin’den, Mısır’dan ve İran’dan ithal ediyoruz. Kuru soğanı Hollanda’dan, İran’dan ithal ediyoruz. Türk tütünü dünyada meşhurdu ama tütünü Brezilya’dan, Amerika’dan ve Hindistan’dan ithal ediyoruz. Bu gerçeği bütün çiftçi kardeşlerimin bilmesi lazım. 126 milyar dolar ödüyoruz ama kendi çiftçimize gelince ödemiyoruz. Ödemeyince de çiftçi üretmiyor, iki Trakya büyüklüğünde alanda maalesef üretim yapmıyoruz” dedi.